Galatasaray evinde bu galibiyetle 23.maçını kazanırken, 4. sarı kartını gören Batista, Altay maçında cezalı duruma düştü.

Galatasaray kolay ve farklı kazanacağını umduğu maçta zor anlar yaşadı. Oyuna orta sahada kontrollü ve pozisyon üreterek başlayan Diyarbakırspor 8. dakikada Celalettin, 9 ve 13. dakikalarda da Saffet'in ayağından mutlak gol pozisyonlarını değerlendiremedi. Bu pozisyonlarda Galatasaray savunması da adam paylaşımında hatalar yaptı. Mondragon başarılı kurtarışlarıyla alkış topladı. 35. dakikada Galatasaray köşe atışı kullandı. Hasan Yiğit'in ters bir kafa vuruşu ağlara gitti:1-0. Devre bu skorla bitti.

DİYARBAKIR ÇOK KAÇIRDI

Maçın ikinci yarısı da yüksek tempolu oynandı. Her iki takımın da orta alandaki pozisyon üretimi savunma bloklarında erirken gol adına daha çok tehlikeli olan konuk ekip Diyarbakırspor'du. Galatasaray hücum varyasyonları içinde Hasan Şaş'ın ayağından bir Arif'in ayağından da iki pozisyondan yararlanamazken Diyarbakırspor, Saffet ve Sadettin'in ayağından dört gol pozisyonundan faydalanamadı. Karşılaşma ilk yarıda atılan tek golle sonuçlandı.

Terim: Eski G.Saray'ı istiyorum

Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, kötü başladıkları oyunun, ancak 20-25. dakikalarında kendi sahalarından çıkabildiklerini kaydederek, "Bugün ortaya konan futbol, Diyarbakır karşısında zor maç kazandırıyorsa, Club Brugge maçı için yeterli olmaz. Bazı oyuncuları ısrarla kazanmak adına sistemimize ihanet ediyoruz. Ancak kazanamadığımızı hissettiğimiz zaman, bu böyle devam etmeyecek" dedi.

Kayıhan: İyi mücadele ettik

Diyarbakırspor Teknik Direktörü Ümit Kayıhan, Avrupa Şampiyonlar Ligi'nde mücadele eden güçlü bir takıma yenildiklerini söyledi. Galatasaray karşısında iyi mücadele ortaya koyduklarını anlatan Kayıhan, "Eksik olmamıza karşın ileriye dönük olumlu sinyaller verdik. Oyuncularımdan, aynı performansı ileriki haftalara da taşımalarını isteyeceğim. Tüm futbolcularımı mücadelelerinden dolayı kutluyorum" diye konuştu.

ENGİN ALBAYRAK

Spor Yazarları

Ümit Aktan:		Güray Soysal:
Diyarkabir azabı		Şeref'in ikinci hayatı